AK Parti’de makam koltuğu bulamayan ve geçmişlerinde Bakanlık, belediye başkanlığı, milletvekilleri yapmış bir çok isim bugünlerde başka başka partilere geçerek  yeniden makam ve mevki peşine düşmeye başladılar.

En azından ben durumu böyle görüyorum…

Çünkü yine şahsi fikrim şudur ki: Hizmet için illa bir koltuk veya mevki gerekmiyor. Hizmet için tecrübelerin paylaşılması, insanın kendinden sonra gelen genç kuşaklara deneyimlerini aktarması,  fikirlerini paylaşması da bu vatana yapılacak en güzel hizmetlerden biridir.

AK Parti yada başka bir parti olsun hiç fark etmez, en sinir olduğum şey, iktidar sayesinde tanınır olup, kazanım elde edip, nöbeti arkadan gelenlere devrettikten sonra,  hemen başka yerlerde başka başka mecralarda makam koltuk peşinde koşanlar. Uyuz oluyorum böyle tiplere. Yav arkadaş! Adam seni rüyanda bile göremeyeceğin yerlere getirmiş, makam sahibi yapmış bir dur, bekle…

Neyse efendim!

Düzceli AK Partililer yada

Recep Tayyip Erdoğan’ı lider olarak kabul edenler var. Kimisinin AK Parti umurunda değil sonuç Recep Tayyip Erdoğan’ın arkasından giden isimler kimisinin hem Recep Tayyip Erdoğan hemde AK Parti hayranlığı var.

Ama bu kişiler makamları olmasa da AK Parti davasından Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinden vazgeçmeyen isimler.

Mesela, Düzce eski Milletvekili İbrahim Korkmaz...

GERÇEĞİN PEŞİNDE KOŞAN “KÖYÜN DELİSİ “

Sayın Korkmaz’ın paylaşımlarını herkes bilir. Bazen çok sinirlendiği zaman yazdıkları kavgada söylenmeyecek cinsten olur. “Deli İbrahim” deseniz yeridir. Trabzon kökenli olmasının verdiği heyecanla İbrahim hocayı tutabilene aşk olsun! Tut tutabilirsen. İşte bu dobralığı yüzünden AK Parti’den ihraç edildi. AK Parti’den ihraç olayının  İbrahim Korkmaz’ın çok da umurunda olduğunu düşünmüyorum. Kendisine Recep Tayyip Erdoğan’ı lider olarak seçmiş. Milletvekili unvanını Recep Tayyip Erdoğan sayesinde elde etmiş ve bu nedenle liderine asla arkasını dönmemiş. İlk fırsatta satmamış, makam ve mevki delisi değil gerçeğin peşinde koşan “köyün delisi “ olmayı seçmiş.

LİDERİNİ VE PARTİSİNİ SATMADI

Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş. Audili başkan, savurgan başkan, o başkan, bu başkan. İkinci belediye başkanlığı  dönemini bitirmeden zorla görevinden istifa ettirildi. Eminim çok içi acıdı ve pişman oldu. Ama iş işten geçmişti. Bence halkın oyları ile seçilen bir insanın  hukuki süreyi doldurmadan  görevden alınması çok büyük bir kırgınlık ve küslük sebebidir. Ancak yaşanan onca acımasızlığa rağmen Başkan Keleş ne partisine ne lideri Recep Tayyip Erdoğan’a küstü. Küstüyse bile kol kırıldı yen içinde kaldı. Partisini satmadı. Varsa gücüm ben o koltuğa yeniden oturacağım dedi. Keleş’te makam delisi olmadığını gerçek deli olduğunu gösterdi.

AK Parti eski İl Başkanı Hikmet Keskin : İl başkanı olduktan sonra zenginleşti dediler, çaldı dediler, çırptı dediler. Şimdi İstanbul’da yaşıyor. Ne dedilerse desinler. Bazı kişileri dinlemediği için belki de belediye başkan adayı yapılacakken görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Görev süresi tamamlanmadan istifa etmek zorunda kaldı. İstifa etmesi istenen bir kişi kırılabilir. Ama o da kırılmadı ve zaman zaman yaptığı paylaşımlarla AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan sevgisini dile getirmeye devam ediyor.

NE KÜSTÜ NE KAÇTI.. HALA LİDERİNİN YANINDA

Ankara Düzceliler Derneği Başkanı Semih Kıbrıs : Düzce’ye hizmet için mi? Makam mevki hırsı mı? Bunlar bilinmez derken Semih Kıbrıs’ında AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’ın en sadık adamlarından birisi olduğunu öğrendik. Milletvekili aday adayı oldu, belediye başkan aday adayı oldu. Bir sınıf başkanlığı için aday olmadı denildi. İl Başkanlığı seçimlerinde salonlarla alınmadı, protokol kartı olmasına rağmen engellendi. Koltuk hırsı olanların oyunlarına geldi. Hem vallahi hem billahi bir parti için kalkacağım Ankara’dan geleceğim birileri beni hizmete aday olduğum halde içeri almayacak oralarda olay çıkarırım. Kıbrıs ise gayet sakin bir basın açıklamasıyla durumu açıkladı ve olaysız bir şekilde ayrıldı. Deli Semih dedikleri adamın işaretiyle ortalık karışacakken sakin bir ortamda herşey oldu bitti. Halen AK Parti sevdası Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğini kabul etmiş durumda. Ne küstü ne kaçtı. Partisini ve liderini satmadı. Koltuk delisi değil gerçek deli olduğunu gösterdi.

Bu birkaç isim sadece aklıma gelen isimlerden bazıları. Son dönemde gündemde olan isimler. Kim bilir daha ne cengaverler var. Partisini makam ve koltuk için satmayacak bir çok AK Partili sadık adam var.

Varsınlar bunlara deli desinler. Delilik bazı şeylerden daha iyidir.

Varsın deli desinler, satıcı demesinler.

Selam olsun tüm delilere. Davası için gece gündüz eşinden, dostundan, işinden, gücünden zaman ayırıp hizmet peşinde koşanlara.